Beyaz Güvercinler

Lament

Teğmen
Üye
Güvercinlerin düştüğü yer...
İri yarı aslanların rüyalarında,
Geniş, engin çayırlarda atlar,
Soluk soluğa koşarlar.

Çarparlar kıyılara,
Kanlı gözyaşlarıyla toynakları.
Çarpık gülüşler, sivri gözler,
Beyaz güvercinlerin düştüğü yerde...

Yükselen kırmızı bir gül bahçesi,
Çiçek açan korkular ve mutluluklar...
Sonsuz sonun habercisi,
Çekiç misali çakılan beyaz güvercinler.

Son süratle toprağa çırpılan kanatlar,
Soluk renkli suratlar, dehşet içindeler.
Güve grisi perdelerin ardında,
Rüzgarların öfkelendiği yerde...

Hayatın ölümü,
Kıyamet tasarımımız,
İnsanlığımızın çok ötesinde.
Tüm ihtimallerden silinmek için
Ölüm vadisinin gölgesinden uçuyor,
Kan içinde yıkanıyoruz.

Çırpınan kanatların ardında kalan,
Tozlu satürn halkaları.
Paslanmış rahimler içinde beslenen,
Zayıf kader çizimleri.

Yaktığın güveleri bırak,
Işıldasın ve aydınlatsın,
Ölüme kadar harlanan ateş,
Çırpınan bir güneş...

Son bir kez daha,
Eşikteyken durduk.
Başka şansımız yok…
Çok mu geç kaldık?

Kudretli şafağın ağıtları,
Elimizde zaman sarkacı,
Tüm ihtimallerden silinmek için,
Aynı kanla yıkanıyoruz.
Ölüme doğru kanat çırpan,
Beyaz güvercinler misali...

a82fe7f9ec9f3dbef971111b6487e52d.jpg

Skína í myrkrinu þar sem vonin fæðist.
 
Son düzenleme:
Üst