•mf
Üye
Büyülü, gizemli ve elini şıklatınca her istediğiniz olan o güzel dünya. Biraz Harry Potter aksiyonu biraz Kutsal Damacana savaşları...
Hayır tabiki. Havas ilmi veya okült ilimler böyle birşey değil. Öncelikle havas kelimesinin etimolojisine bakalım. Havas; üstün kişi demektir. Ancak bu üstünlük bir peygamber üstünlüğü gibi değildir. Eğer havas ilmine fikren kapalı bir dindar olarak değil de evrensel olarak bakacak olursak farkındalığı biraz daha fazla olan kişilere havas insan denir. Doğal olarak yükseği olduğu gibi alçağı da vardır. Buna "avam" adını veririz.
Bir burjuvazi kuruludur. Bilinmesi gerekiyor ki havas ilmi dini bir ilim, alt dal olarak İslâmi bir ilimdir. Peygamberler, havaslar ve avamlar. Sistemli çalıştıklarını pek söylemek mümkün değil. Havas ilminin belli başlı terimleri vardır.
1) Tılsım: Bir objeye enerji yükleme.
2) Rukye: Sesli dua ile tedavi (halk dilinde okuyup/üfleme.
3) Cifr: Ebced hesabından yararlanarak harfler ile birşey anlatmak.
4) Ebced (Hesabı): Arap alfabesinde harflere denk gelen sayıları bulmak için yapılan matematiksel karşılık.
5) İcazet: Halk dilinde el alma.
6) Mühür: Bir subjeye, objenin kendine özel enerjisini yükleme durumu.
7) Vefk: Belli bir düzende ebced hesabına denk düşen harf ve sayıları örüntülü bir biçimde yazma.
8) Muska: Duaları veya büyüleri şeklen katlayıp üzerinde taşıma/bir ortamda bulundurma.
Havas ilmiyle uğraşan insanlar, insanın havasını bulmaya çalışırlar. Yani insanın özel gücünü, doğa üstü sanılan bir takım farklılaşmalarını ararlar veya sağlarlar.
Havas ilmi içerisinde; matematik, simya (alternatif kimya), astroloji, insan anatomisi gibi ilimleri konu alır. İlmin felsefi görüşü bir yana dursun kesinlikle bu ilim uygulama ilmidir. Teori bu ilimde pek başarı getirmez. Pratik şarttır ve eğitimi meşakkatli, oldukça uzundur.
Ancak ilmi ilk başlatanlar felsefecilerdir. Platon'un idealar evreniyle başlayan bu alem varlıklar ve dinler var oldukça devam edecektir. Yüzyıl yüzyıl isim değiştirebilir. Özü ile pek oynama olmadan günümüze dek süregelmiştir.
Uygulama işlemleri yani ritüeller genelde vefkler üzerinden olur. Esma'ül Hüsna'nın vefkleri oldukça sık kullanılır. Varlıklara etkisiyle bilinen Nas ve Ayetel Kursi olmazsa olmazlarındandır. Vefkler dörtlü, beşli, sekizli, onlu gibi pek çok örüntüye sahiptir. Vefklerin içlerinde ebced ile hesaplanmış harfler ve sayılar bulunmaktadır.
Karşılarına çıkan türlü sorunlar vardır.
1) Büyü bozma 2) Büyü yaptırma
3) Define arama 4) Musallat durumu
Genel başlıklar bu şekildedir. Gerçek havascılar asla büyü yapmazlar. Bu konu kırmızı çizgidir. Çünkü havascılar kabalaya düşman, majiye antipati besleyen bir kitledir. Büyü bozarlar, define işine girişirler, musallat alırlar. Ancak maalesef havascıyım diye gezen bir takım kitlelerden ötürü büyü yaptırma nedeniyle sürekli rahatsız edilirler...
Hayır tabiki. Havas ilmi veya okült ilimler böyle birşey değil. Öncelikle havas kelimesinin etimolojisine bakalım. Havas; üstün kişi demektir. Ancak bu üstünlük bir peygamber üstünlüğü gibi değildir. Eğer havas ilmine fikren kapalı bir dindar olarak değil de evrensel olarak bakacak olursak farkındalığı biraz daha fazla olan kişilere havas insan denir. Doğal olarak yükseği olduğu gibi alçağı da vardır. Buna "avam" adını veririz.
Bir burjuvazi kuruludur. Bilinmesi gerekiyor ki havas ilmi dini bir ilim, alt dal olarak İslâmi bir ilimdir. Peygamberler, havaslar ve avamlar. Sistemli çalıştıklarını pek söylemek mümkün değil. Havas ilminin belli başlı terimleri vardır.
1) Tılsım: Bir objeye enerji yükleme.
2) Rukye: Sesli dua ile tedavi (halk dilinde okuyup/üfleme.
3) Cifr: Ebced hesabından yararlanarak harfler ile birşey anlatmak.
4) Ebced (Hesabı): Arap alfabesinde harflere denk gelen sayıları bulmak için yapılan matematiksel karşılık.
5) İcazet: Halk dilinde el alma.
6) Mühür: Bir subjeye, objenin kendine özel enerjisini yükleme durumu.
7) Vefk: Belli bir düzende ebced hesabına denk düşen harf ve sayıları örüntülü bir biçimde yazma.
8) Muska: Duaları veya büyüleri şeklen katlayıp üzerinde taşıma/bir ortamda bulundurma.
Havas ilmiyle uğraşan insanlar, insanın havasını bulmaya çalışırlar. Yani insanın özel gücünü, doğa üstü sanılan bir takım farklılaşmalarını ararlar veya sağlarlar.
Havas ilmi içerisinde; matematik, simya (alternatif kimya), astroloji, insan anatomisi gibi ilimleri konu alır. İlmin felsefi görüşü bir yana dursun kesinlikle bu ilim uygulama ilmidir. Teori bu ilimde pek başarı getirmez. Pratik şarttır ve eğitimi meşakkatli, oldukça uzundur.
Ancak ilmi ilk başlatanlar felsefecilerdir. Platon'un idealar evreniyle başlayan bu alem varlıklar ve dinler var oldukça devam edecektir. Yüzyıl yüzyıl isim değiştirebilir. Özü ile pek oynama olmadan günümüze dek süregelmiştir.
Uygulama işlemleri yani ritüeller genelde vefkler üzerinden olur. Esma'ül Hüsna'nın vefkleri oldukça sık kullanılır. Varlıklara etkisiyle bilinen Nas ve Ayetel Kursi olmazsa olmazlarındandır. Vefkler dörtlü, beşli, sekizli, onlu gibi pek çok örüntüye sahiptir. Vefklerin içlerinde ebced ile hesaplanmış harfler ve sayılar bulunmaktadır.
Karşılarına çıkan türlü sorunlar vardır.
1) Büyü bozma 2) Büyü yaptırma
3) Define arama 4) Musallat durumu
Genel başlıklar bu şekildedir. Gerçek havascılar asla büyü yapmazlar. Bu konu kırmızı çizgidir. Çünkü havascılar kabalaya düşman, majiye antipati besleyen bir kitledir. Büyü bozarlar, define işine girişirler, musallat alırlar. Ancak maalesef havascıyım diye gezen bir takım kitlelerden ötürü büyü yaptırma nedeniyle sürekli rahatsız edilirler...
Son düzenleme: