Mutlak Aldanım

Lament

Teğmen
Üye
Her gün, her saat,
Her dakika, her saniye..
Teni kızartan,
Çaresiz bırakan bu karanlık,
En derinlerime nüfuz eden,
Olduğu yere çivileyen...
Kendinden mahrum eden,
Ah, o acı işte, o yalnızlık...

Sürünerek yol alıyor bedenimde,
Kan akıtıyor her adımında.
Biliyorum, yükselecek ve kaybolacak.
Diliyorum, yükselsin ve kaybolsun,
Tüm canlılığımla bunu arzuluyorum..

Uzaklaşmasını diledim
Bir şekilde geri döndü.
Yalnızlık reddedildi,
Hayır, hayır...
Onu, ben reddettim.

Göğsünde hissettiğin o ağırlık,
Sanki kocaman bir kayalık gibi,
Değil mi?

İnsanlığının kayıp gittiğini görüyorsun.
Yalanı, mutlak olmaya zorluyorsun.
Geri dönüşü olmayan yere doğru,
Arkana bakarak koşuyorsun.

Önümüze çıkıyor.
Kör hırs, çaresizliğimizle buluşuyor.
Önümüze çıkıyor.
Gitmememiz gereken yere doğru,
Hücum ediyor.

Benim için hiçbir anlam ifade etmiyordu.
Yaşama tutunma isteğimiz bizden uzaklaştı.
Etrafta ne olduğunu anlayamıyoruz.
Gerçeklikten kopuyoruz.
Bu sefer çok mu ileri gittik?

Sadece kaçtık,
Huzuru bulmak için düzenden kaçtık.
Güveni bulmak için yalnızlıktan,
Yalanı bulmak içinse gerçekten kaçtık.
Gerçekten kaçtık!
Zamanla, aklımı kaybettiğimi hissediyorum sanki..

Şimdi yaklaşıyor işte,
Uzun zamandır saklandığımız korku.
Şimdi yaklaşıyor işte,
Geri dönülemeyeceğini bildiğimiz kuşku.

Çok mu azdı?
Yada çok mu geç?
Yoksa çok mu hızlı?
Bu sefer çok ileri gittim sanırım,
Zamanla, aklımı kaybettiğimi hissediyorum.

05e46018d4f13334ba8490c25eeb9aee.jpg
 
Üst