Dövüş Sanatına Giriş

F

Üye
Dövüş Sanatına Giriş

İnsanlık ilk çağdan beri mücadele halinde. Kendini korumak, avlanmak gibi ihtiyaçlardan ortaya çıkan "dövüş" tabiattan öğrenilmiştir. Hayvanları izleyerek öğrenilen hareketler zamanla insan uzuvlarına uygun hale getirilerek şuanki dövüş ekollerine yaklaştırılmıştır. Yani dövüş öğrenilmiş gerçekliktir.

Peki dövüş nasıl sanat halini aldı?

Bu konuyu açıklamak için yasaklı öğretileri içinde barındıran "Kung fu" örneğinden yararlanalım. Önceki paragrafta belirttiğimiz gibi doğadan insana olan öğrenmeyi bir adım daha öne alan kung fu ;insanı doğaya yaklaştırarak tekniği mükemmelleştirmiş ve özgün hale getirmiştir.
Bu da dövüşün sanat haline gelmesini sağlamıştır.

Savunma-Saldırı-Uyum
İnsanlık savunmayı otçul ve zırhlı hayvanlardan öğrenmiştir. "Guard" dediğimiz pozisyon kollarımızla vücudumuza gelecek darbeye karşı bir kabuk oluşturmaktır. Savunmanın kilidi: Saldırıyı okumaktır.

Saldırıyı ise yırtıcı hayvanlardan öğrenilmiştir. Bugün "yumruk" diye tabir ettiğimiz şey eli kedigiller patisi haline getirmektir. "Kroşe" gorilin güç gösterisinin bir taklidi olmakla beraber; "direk" şaşıracaksınız ama yılanın avına atılmasından kopyalanmıştır. Tekme ise insansa bir varyasyondur. Saldırı da kilit nokta ne hız ne de güçtür. Kilit nokta odak ve analizdir.
Bkz. : Çıta yeryüzünün en hızlı hayvanı olmasına rağmen av kaçırır. Bir porsuk bir Aslanı alt edebilir.

Uyum "su" dur. Günümüzde ağızlardan düşmeyen "Muhammad Ali ve Bruce Lee" uyumun en güzel örneklerindendir. Şu akışkandır, üstüne bir kaya atarsan içine alır ve zarar görmez. Şu hızlıdır koca dağları deler geçer. Su uyumdur; araziyi okur ve kendine bir yol çizer. Eğer gidebileceği bir yer yoksa kendine ne kadar zor da olsa bir yol açar. Uyum üst noktadır.
 

Ekli dosyalar

  • bc9e5741888fdaf376bb2592f7801544.jpg
    bc9e5741888fdaf376bb2592f7801544.jpg
    85.7 KB · Görüntüleme: 6
Moderatör tarafında düzenlendi:
Üst